
furkangurr
Popüler Yazıları
- Yazılar
- Favoriler
- Yorumlar
Girişe giriş 2/ Dönülmez akşamın ufku
Bugün uzun zamandır beklediğim şey gerçekleşti. Uzun zamandır beklediğim o ıslaklık şimdi toprağın teninde ve teni gerçekten çok güzel kokuyor… Seninle konuşuyor olmamızın mutlaka bir sebebi var. Bunun için birbirimizi daha çok tanımamız gerekecek. Başımı döndüren o değişimin yavaş yavaş…
Girişe Giriş
Her kelime zihni fethetmeye yarayan küçük bir asker gibi dost. Yüreğin davul seslerinin eşliğinde, dilinden dökülünce taarruza geçen küçük zihin fatihleri. Önce seninle dün yayınlamam gereken yazıyı paylaşıp, sonra bu kısımdan başlayarak devam etmem gereken mevzuya geçeceğim. Şimdi izninle çok…
*Giriş
-Ne kadar garip değil mi? +Garip olan ne? -İnsanlara bir şeyleri bağıra bağıra anlatsan da, kimsenin seni duymuyor olması. Ne kadar acı değil mi? +Acı olan ne? -İnsanların gözlerinin önündekini her seferinde kaçırıyor olması… +İnsanlar gözlerinin önündekini her seferinde kaçırmazlar…
Kabul edemediğinde inkar ettiklerinden sende ne kadar var?
Hep mi sahip olduğundan fazlasını ister insan? Sahip oldukların ne zaman yetmemeye başlar sana ey güzel insan? Dünya üzerindeki hangi şey ne kadar doyurur seni? Yaşamak için mi yersin, yoksa yemek için mi yaşarsın? Sınep atmak için yemeyi ayrı tutuyorum…
Süs Bitkisi
İki gündür debelenip duruyorum bir boş sayfa üzerinde. Gerçekten anlamlı olarak yapabileceğim tek şeyin, küçük heveslerim uğruna kirlenmesini istemiyorum. İnsanlara olan güvensizliğim beni her geçen gün onlardan uzaklaştırırken, bunun sonucunda ulaştığım şeylere karşı nankörüm, memnuniyetsizim anlıyor musun? Bilinçaltımın arzu ettiği…
Başlangıç 2
Bir çocuğa karşı oyun kazanmak ancak çocuk olarak mümkün olabilirdi. Eğer karşındakini kendine gerçekten eş tutmuyorsan bir mücadeleden söz etmek anlamsız olmaz mı? Kainatta, yerine bin bir çeşit durumu ikame edebileceğin bir mücadelenin gözümde bir değeri yok anlayacağın. Tamam biraz…
Gece
Gökyüzü gerçek bir gecenin tasviri gibi bugün. Güneşten daha çok gözümü alıyor karanlık. Perdeleri kapatıp, ışıkları söndürsem de kaçamıyorum ondan. Öyle güzel, öyle nazikçe doluyor ki içime. Reddetmek mümkün değil inan. Ah o zarafeti nasıl da koynunda taşıyor gece…Mutluyum güzellik.…
Başlangıç…
Bugün epeyi geç oturdum masaya. Yeni ve daha neşeli versiyonumun etkisi ile bayağı orada burada takıldıktan sonra zamanın bana düşmanmış gibi geçip gittiğini fark ettim. Üzerime bir ağırlık çöktü, gözler kepenkleri kapattı ve bir sigara yakıp içtikten sonra uyumaya karar…
İzah
Dur! Hazırladın kendini okumaya ama dur da dinle iki dakka. “Manyak, biz ne yapıyoruz buradağ… ” deme de dur, soluklanalım önce. Senin için çok uzun bir yoldan geldim bu sefer. Yeni bir keşfe yelken açmıştım demin. Orada nasılsın bilmiyorum ama ayaklarıma kenetlenmiş…
Aydınlan-ma (4)
Belki şaşıracaksın ama bu yazımı mezdeke eşliğinde yazıyorum. Minik, neşeli tuş darbeleri ile satırlara üflemeye başladım bile can yoldaşım. Büyük bir kumar oynadım ama tuttu farkındasındır sende. Parmak figürleri ile oturduğum yerden sana söylemem gereken birkaç şey var. Evet yine, yine, yine……
Kabul edemediğinde inkar ettiklerinden sende ne kadar var?
Hep mi sahip olduğundan fazlasını ister insan? Sahip oldukların ne zaman yetmemeye başlar sana ey güzel insan? Dünya üzerindeki hangi şey ne kadar doyurur seni? Yaşamak için mi yersin, yoksa yemek için mi yaşarsın? Sınep atmak için yemeyi ayrı tutuyorum…